Ayak Bakımı
- Ayak bakımı eğitiminde hasta eğitimi ana hedeftir.
- Ayak yaraları diyabetin ciddi bir komplikasyonudur. Bunların önlenmesinde ayak bakımının çok önemli ve etkin bir yeri vardır. Buna hekim kadar hastanın da inanması gerekir.
- Şeker hastalarının hastalıkları hakkında bilgi ve bilinç düzeylerinin arttırılması ayaklarının günlük muayene ve bakımına aktif katılımını sağlar. Eğitime paralel olarak hastaların ayak bakımındaki rolü ve sorumluluğu daha da artar. Bu şekilde pek çok ayak sorununun ortaya çıkması önlenmiş olur.
Ayak bakımı eğitiminde, aşağıdaki sorulara öz, kolay ve anlaşılır yanıtlar verilmelidir.
1. Diyabet, niçin ayak sorunlarına yol açar?
2. Diyabetik ayaklara niçin günlük muayene ve bakım gerekir?
3. Ayak sorunlarına yol açan erken belirtiler nelerdir?
DİYABET, NİÇİN AYAK SORUNLARINA YOL AÇAR ?
Diyabetik hastalarda ayak yaralarının oluşumuna yol açan iki temel bozukluk vardır.
A ) Sinir hasarı (Nöropati)
B ) Damar hasarı (Anjiyopati)
A. SİNİR HASARI (NÖROPATİ)
- Diyabet yüzünden ayak sinirleri zarar görür veya tamamen tahrip olur.
- Ayakta ağrı duyusu azalır. Zamanla ayak tamamen duyarsız (uyuşuk) hale gelir. Şeker hastası yaralanmaların farkına bile varamaz olur.
- Ayakta şekil bozuklukları ortaya çıkar. Böyle ayaklar, kolayca vuruk ve yaralanmaya maruz kalır.
Nöropati nedeniyle ayak derisi kurudur, kolayca yırtılır, deride çatlaklar ve nasırlaşmalar ortaya çıkar. Nöropati sonucu diyabetik hastaların ayakları duyarsız hale gelmiştir. Ayakları soğuk olan ve üşüyen hastalar özellikle geceleri ayaklarını ısıtma ihtiyacı duyarlar. Bunun sonucu ağır yanıklar ortaya çıkar.
Resim 2 (A,B,C,D): Nöropati sonucu duyarsız ayaklarda çeşitli nedenlerle ortaya çıkan yanık yaraları
A: Sıcak tuğla yanığı |
B: Tuvalette tuz ruhuna (asit) temasla oluşan yanık |
C: Sıcak kumda çıplak ayakla yürüme sonucu yanık |
D: Soba karşısında uyuyup kalma sonucu oluşan yanık |
B. DAMAR HASTALIĞI (ANJİYOPATİ)
- Ayağa ve bacağa kan götüren damarlarda (arterler) daralma veya tıkanıklık olur.
- Ayağa giden kan akımı azalır .
- Ayakta küçük büyük her türlü yaranın iyileşmesi zorlaşır. Çünkü yara iyileşmesinin anahtarı kanlanmadır.
Kan akımının yetersiz olduğunu gösteren bulgular:
1. Hastanın ayaklarının soğuk olması,
2. Kılların dökülmesi,
3. Yürürken ortaya çıkan, dinlenmekle hemen geçen ağrı (kesik kesik topallama),
4. Ayakta sık sık krampların ortaya çıkması,
5. Derinin soluk morumtırak renkte olması,
6. Ayak damarlarında atım (nabız) kaybı.
Sinirleri ve damarları hasar görmüş bir ayakta yarayı başlatan pek çok "tetikleyici etken" vardır. Bunlar arasında en sık görülenler:
- Uygun olmayan ayakkabılar,
- Yanıklar,
- Çakıl, çivi, raptiye vs gibi sivri cisimler,
- Tırnak bozuklukları, nasırlaşma ve derideki çatlaklardır.
Şeker hastalarının ayak yaralarına yol açan nedenler yukarıdaki örneklerle sınırlı değildir. Bunların dışında daha pek çok neden ayak yaralarına yol açabilmektedir. Ayakta duyarlılığın bozuk olması yaralanmanın nerede, nasıl, ne zaman ve ne ile olduğunu saptamada her zaman güçlük yaratır. Yarayı başlatan etkenin bilinmemesi hasta ve hekimin alacağı önlemleri yetersiz kılar.
Ayağında yarayla gelen şeker hastası bu yaranın ortaya çıkış nedenini bilmiyorsa, bilgi ve bilinç düzeyinin düşük olduğu, sık sık yeni yaralarla karşılaşacağı kabul edilmelidir.
UYGUN AYAKKABI
- Ayakta yeni yaraların açılmasını önlemek ve iyileşmiş yara yerlerinde tekrarlayan yaralara engel olmak için doğru ayakkabı seçiminin önemi büyüktür.
- Uygun ayakkabı seçerken profesyonel ayakkabı satıcısının yardımına başvurulmalıdır.
- Yeni bir ayakkabı ne dar, ne de bol olmalıdır.
- Şeker hastaları yeni bir ayakkabıyı ilk günler iki saatten fazla giymemelidirler. Yeni ayakkabı alıştıra alıştıra giyildiği takdirde, ayakkabı vuruğunun önüne geçilir.
- Aynı ayakkabı her gün giyilmemeli, hatta aynı gün içinde ayakkabı değiştirilmesi denenmelidir.
- Ayağı vuruk ve çarpmalardan korumak için önü kapalı ayakkabı veya terlik giyilmelidir.
- Ayakkabının şekli, ayağın şekline ne kadar uygun olursa vücut ağırlığı tüm ayak tabanına o kadar iyi yayılmış olur. Bu şekilde çıkıntılı bölgeler fazla yük altında ezilmekten kurtulur, nasırlaşma ve ülser oluşumunun önüne geçilir.Ayak tabanına çok katlı, hava kabarcıklı özel tabanlık (PLASTİZOT TABANLIK) yerleştirildiği takdirde, fazla ağırlık altında kalan ayağın çıkıntılı bölgeleri korunmuş olur.
- Günümüzde ölçüye göre özel ayakkabı temininde güçlükler vardır. Bu yüzden hazır spor ayakkabılar daha sık önerilmektedir. Ben de uzunca bir süredir şeker hastalarına spor ayakkabı giymelerini öneriyorum. Bunun pratik ve uygun bir çözüm olduğu kanısındayım. Dar ve uygun olmayan ayakkabıların ayakta yol açtığı zararlar nöropati nedeniyle zamanında algılanamaz. Vuruk ve yaraya rağmen hastalar aynı ayakkabıyla yürümeye devam ederler. Bu yüzden yara ve enfeksiyon kısa sürede ilerler ve tehlikeli bir hal alır.
Resim 3 (A,B,C): Dar ve uygun olmayan ayakkabıların yol açtığı yaralanmalar
|
|